Balık burçlular; gerçek hayat için oldukça yüksek idealleri olan kimselerdir. Onlara göre kimse bencilce davranmamalı, her kes kardeşlik duyguları içinde her şeyini paylaşmalıdır. Öyle ki; ben-sen sınırı belirsizleşmeli, rekabet, gurur, çıkar çekişmesi bitmeli, mesafeler ve sınırlar silinmelidir. Ama bunların pratik hayata geçmesi; insan doğasının ilkel yönelimleri için imkan dışıdır. Çağlar boyunca pek çok filozof, ütopik ülkeler hayal etmişler, ancak bunların hiçbiri gerçek hayata sağlıklı olarak geçmemiştir. Çünkü her insanın içinde böyle yüksek idealist duygular olsa bile, davranışlara en fazla yön veren içgüdülerdir. Mesela her kes mal sahibi olmak, biriktirmek, kendi çocuklarına bırakmak ve başkalarından her yönden üstün olmak ister. Bunların baskısı, idealleri kolaylıkla unutturacak kadar etkilidir.
Balık, boş hayallerden uzaklaşıp gerçeklere ayak basmalıdır. Zaten balık bu ütopik idealleri hayata geçirebilecek disipline en az sahip olan kimsedir. Yüksek idealler beslerken buna tamamen zıt uygulamalar yapan balıklar hayli çoktur. Mesela asgaride müşterek yaşamak gerektiğini savunup dururken, işçilerine karın doyuramayacak kadar az maaş veren işverenler gibi. Balık her kes sahibi olduğu şeyleri paylaşmalı derken, farkında olmadan başkasının malına gözünü diker. Bu sırada ise kendisinden bir şey bekleyenleri unutur.
Balık, duygusallıktan ve fedakarlıktan bahsederken, görevlerini ihmal eden, borcunu önemsemeyen, ailesinin beklentilerini umursamayıp kısıtlı kaynaklarını kendi takıntılarına harcayabilen bir karakter olabilir. Acıdığı biri tarafından sömürülüp, sorumlu olduğu kimselerin hakkını zayi etmesi mümkündür. Bu yüzden çevresindekiler balıkları hafifçe yönetmeye ve baskı altında tutmaya mecbur kalırlar. Gerçi balık tesir altında kalabilen, yönetilmeye fazla direnemeyen biridir; ama bundan şikayet edip kendine acıması da kaçınılmazdır.
Aslında balık burçlular, kendilerine ne yapması gerektiğini söyleyenlere kızmamalıdırlar. Çünkü sorumluluklarını bir hatırlatanın olması iyidir. Ayrıca onlara baskı kuran ve bazı bağımlılıklarını engelleyen birileri varsa bundan da şikayet etmemelidirler. Çünkü; sadece alkol ve uyuşturucuya değil, yemek ve televizyon seyretmek gibi şeylere de kendilerini fazlaca kaptırabilirler. Bu yüzden kendilerini frenlemelerine yardımcı olacak kimseleri bir nimet olarak görecek kadar dürüst olmaları kendilerinin yararınadır. Dağınık zihin yapıları ve geniş hayal güçleri sebebiyle bazen gerçeklere sadık kalamayabilirler. Onu yalan söylüyor zannedenler, bunu göz önünde bulundurmalıdır. Bazen de balık, farklı da anlaşılabilecek şekilde belirsiz konuşarak, yanlış anlaşılır. Bu konuda titizlik gösterirse, ithamlardan kurtulabilir.
Hikmetler
Balık burcu; insan maneviyatının çok derin ve gizemli taraflarını temsil eder. Bugün beynin derinliklerinde telepati, sezgi ve önsezi gibi kabiliyetlerimizle ilgili olduğu anlaşılan bir merkez bulunmuştur. Bu merkeze biçiminden ötürü; (pineaple) çam fıstığı merkezi denilir. Araştırmalara göre bu merkez ilkellerde, kadınlarda ve çocuklarda, modernlerden erkeklerden ve yetişkinlerden daha iriymiş. Belki de sezgi kabiliyetinin daha fazla hisseden ve kullananlarda bu merkez gelişiyor olabilir.
Modern hayatla birlikte sayılar, kurallar ve bilgiler gibi akılcı faaliyetlerimiz geliştikçe, duygular ve sezgiler gibi ruhsal kabiliyetlerimiz geri gidiyor. İnsanoğlunun her çağda her yönden ileri gitmesini beklememek gerek; çağımız akılcı gelişimin lehine ruhun gelişimini feda eden bir çağdır. Bu yüzden bugün insanlar hastalıkların teşhisi için koskoca makinelerin içine yatırılmak zorunda. Çünkü çeşitli ışınların bedene girip filmini çekmesine güvendiği için doktorlar sezgi ve empatilerini geliştirmeye zahmet etmiyorlar. Günümüzde bir doktor hastasını birkaç dakika dinlemeye lütfetmiyor; hemen tahlil ve film listesini elinize tutuşturuyor. Oysa geçmişte hekimler hastalarının ne hissettiğini anlamak için uzun uzun meşgul olur, bu özen ve ilgi hastaya büyük moral destek sağlardı. Günümüzde basit bir hastalığın tedavisi sırasında kendinizi bir eşya gibi hissetmekten dolayı ruh dengenizi kaybedebilirsiniz. Zaten hassas yaratılışlı insanlar geçirdikleri bir sıkıntıdan sonra kendilerini psikolog karşısında buluyorlar. Günümüzde insanları dinlemek ve yardım etmek, saatine belli bir ücret almak karşılığı psikologlara kaldı.
Elbette sadece manevi amaçlarla insanlara yardım edenler, vakıflar, çeşitli ruhsal öğretileri yaymaya çalışanlar da var. Böyle kimseler, balık burcunun temsil ettiği ruhsal doyumlara ihtiyaç duyan kimselerdir. Böyle kimseler yaptıkları faaliyetlerle hem kendilerini gerçekleştirmiş, hem başkalarının yaşamına bir şeyler katmış olurlar. Yaşam amaçlarına kabiliyetlerini değerlendirerek ulaşmaları, fıtratlarındaki duygusal açlığı yanlış ilişkilerde harcamalarına da engel olmuş olur.
Balık burcu; bedende akkanı, uyku ve uyuşuklukla ilgili sorunları temsil eder. Nedeni anlaşılamayan, teşhis edilemeyen belirsiz rahatsızlıklari, psikolojik nedenli sebepsiz ağrıları ve halsizliği balık burcu temsil eder. Kendini bırakmışlık, kadercilik, kendine acıma gibi ruhsal sorunlar; ağır depresyonlara sebep olabilir. Balık burcu kendisinin de başkalarının da iyi bir psikoloğu olabilir; ama sağlıklı bakış açıları geliştirebilirse.
Faziletler
Balık burcu hemen hemen her türlü fazilete yatkın, idealist bir kişiliğe sahiptir. Hem kuvvetle inanma ve inandığı bir şeye kendini adama kabiliyeti vardır, hem de bu konuda ihlaslı olabilme kabiliyeti. Ancak davranış ve uygulamalarda disiplinli olmakta zorlanabilir.
Balık fedakar ve benliksiz bir karakter olarak, karşılıksız iyilik yapabilir. Hem de yaptıklarını kendisi dahi unutur. Üstelik gördüğü kötülükleri bile unutabilir ve affedebilir. Bu da bir çoklarının kazanmaya çalıştığı çok kıymetli bir ruh halidir. Böyle engin bir ruh yapısı, balık burcunun geliştirmekte pek de zorlanmayacağı en kıymetli değerdir.
Onun değer verip yücelttiği, putlaştırdığı hemen hiçbir dünyevi amaç yoktur. Duygusal bütünleşme açlığı ile kendini Rabbinin kulluğuna bırakma konusunda özel bir yeteneği vardır. Sanki dervişlik onun doğal mesleğidir. Ama ibadet düzeni kazanması zorluklar taşıyacaktır.
Kusurlar ve imtihanlar
Balık, sınır çizmeyi sevmediğinden bazen hakikat ve gerçeklikle ilgisini koparabilir. Çevrenizde olmayacak iddialara inanmış ve safça kapılmış balıklar görebilirsiniz; mesela reenkarnasyona, sahte peygamber ve şeyhlere veya uydurma tarikatlara. Böyle kolayca inanıp şüphe etmekten kaçınması, balığa çok pahalıya patlayabilir. Dünyevi kayıplar bir yana, öte dünyasını da yitirebilir. Balığın sahtekarlıklara kapılma meyli, hak dinlerin disiplininden hoşlanmadığı için bunlara teslimiyetten kaçınması ve ruhsal arayışını daha kolay gibi görünen boş inançlara yöneltmesidir.
Balık, kendisini sömüren her şeye karşı fazlasıyla savunmasız, kendisini uyarmaya çalışan dostlarına karşı da dik kafalı ve inatçı olabilir. Sonunda mızmızlanıp kendisine acırken ve başkalarından yardım isterken kimse ona acımazsa da kızacak, kendisini zavallı hissedecektir.
Balığın ayaklarını yere basması, hayallerine fazla kapılmaması gereklidir. Eğer kendisini çekip çeviren iyi niyetli ve akıllı biriyle birlikteyse, bunun kıymetini bilmelidir. Yine de sen-ben sınırını büsbütün kaybedecek kadar kimseye bağlanmamalı ve kendisini savunmasızca açmamalıdır. Nede olsa insanoğlu çiğ süt içmiştir.
Balığın öğrenecekleri
Balık, içindeki ideleri dünya aleminde aramayı bırakıp, gerçeklerle barıştığı zaman çok şey öğrenmiş olacaktır. Mesela arkadaşları için her şeyini harcayan, onlardan da aynı hareketi bekleyen ama bulamayan balık, bu deneyiminden dersini almalıdır. Bu ders, “şeriatta seninki sana, benimki bana” kuralıdır. Belki benliklerin silindiği ideal bir alem göklerde vardır ama dünyada olmasını beklememek gerekir. Paylaşmanın en iyisi, sorumluluklarını yerine getirip, başkalarına da muhtaçlık duymayacak bir birikimi muhafaza ettikten sonra kalanı belli bir düzen içinde infak etmektir. Ayrıca bunu başkalarından da beklemek doğru olmaz.
Balık, uyuşuk, dalgın ve hayalcidir. Bu yüzden düzenli hayat, sorumluluk ve görevlerden sıkılır. Bürokratik ve disiplin isteyen işlerden hoşlanmaz. Ama sanatçı ruhlu, hayal gücü kuvvetli biri olduğu için, kendine uygun işlerde başarı elde edebilir. Ama bu işlerde bile azim ve disiplinle çalışmak gerekecektir.
Balık; ne anlama geldiği belirsiz ve yanlış anlaşılmaya elverişli konuşarak ve davranarak, sorumluluk yüklenmeden; dolaylı yollarla sonuç almayı tercih edebilir. Mesela doğrudan ve açıktan konuşmak yerine; kulislerde, imalı ve belirtmeden konuşur, faaliyet yürütür. Bu durum onu daha da sıkıntıya düşürebilir. Açık ve net olmayı öğrenmesi kendisinin faydasına olacaktır.
Balık Burcunun Diğer Burçlarla İlişkileri
Bir yanıt yazın