Astrolojiye Saldırmanın Dayanılmaz Hafifliği

Youtube Bilim anlatıcıları, bazı kanallar ve her türlü bilim çevrelerinde sık sık astrolojiye hakarete varan sataşmalar oluyor.

Bunlardan birinde, o kadar ileri gidilmiş ki, astrolojiye inananların geri zekâlı narsistler oldukları ispatlanmaya çalışılmış!..

Bu tenkitlerde; “Astrolojik verilerde, yorumlarda tatmin edici bilgiler var. Bu nasıl oluyor?” sorusuna da Barnum etkisi ve Forer etkisi denilerek cevap veriliyor.

Barnum etkisi, insanların kendileri hakkında söylenen olumlu sözlere inanmaya hazır olduklarını savunan bir psikolojik iddia. Peki psikoloji ne? Rüya tabiri, diyalektik gibi bilimsel (!) metotlarla insan bilinci ve davranışları üzerine söz söyleyen ilim dalı. Celal Şengör’e sorarsanız Psikoloji de ilim filan değil.

Barnum veya Forer etkisi suçlamasına gelince; buna karşı söylenmesi gereken en kuvvetli itirazım şu:

Astroloji namına yazılıp çizilenler, insanları aldatmak üzere kasıtlı bir kurguya mı sahiptir? 

 

Barnum ve Forer etkisi diyenler bunu söylemiş oluyorlar.

Yani sözgelimi Mars Aslan etkisini yazan veya anlatan astrolog:

“Ben bunu öyle ifadelerle anlatayım ki, dinleyenlerin hepsi bende var desin, böylece aslı astarı olmadığı halde, marsı gerçekten aslan olanlara da “Evet tuttu!” dedirtebileyim!” demiş oluyor.

Hayır!

Astrologlar, egzantrik, tuhaf insanlar olabilirler. Egolu, saf ve narsist de olabilirler!.. Fakat yalancı değiller. Onlar bir sistematik ile konuşuyorlar. Daha doğru bir ifade ile, sembollerden oluşan bir dili kekeliyorlar.

Bütünü hayat olan bir cümlenin, kelimelerini bile değil, harflerini tek tek okuduğunuz zaman elbette kopuk kopuk bir ifade ortaya çıkıyor. Parçaya ait ifadeler bütün hakkında tam tutarlılığa sahip olmuyor. Meşhur körlerin fil tarifi misali…

Fil ne kadar hortumsa, bir insan da mars burcu hakkında yazılanlardan o kadarına sahiptir. Belki haritasında başka bir şeyle o etki dengelenmiştir. Belki kişi aile terbiyesiyle o yönünü terbiye etmiştir, değiştirmiştir. Fil hortumdur diyen âmâ, yalan söylemiyor. Eksik ve bütünü tariften uzak konuşuyor.

Ama söylenenler yalan dolan üzerine kurulu bir kurgu değil.

11. asırda yaşayan İbn-i Sînâ’nın astroloji tenkitleriini okudum. Orada onun sorgularken, evler veya gezegenler hakkında söylediği bilgiler neyse, 20. Yüzyıl Alman, İngiliz veya Türk astrologları da aynı bilgileri naklediyorlar. Yani bu kadim bir dil, kadim bir sanat. Kurgu denmesi iftira olur.

Astrolojinin insan psikolojisine veya hayatına dair her şeyi satır satır açıkladığı iddiası bir kere yanlış. O sadece birtakım ipuçları veriyor. Bir sembolik dil, o kadar.

Astrolojinin asılsız esassız olduğunu söyleyenler ispat sadedinde astrologların sorgulandığı bir takım testlerden bahsediyorlar. Bunlarda astrologlar başarısız olmuş. Dawkins’in videosunda da karşısındaki astroloğun böyle bir testten kaçındığı görülüyor.

Günümüzde birçok kabiliyet yarışmaları yapılıyor. Astroloji üzerine böyle bir TV yarışması çok havalı olurdu.

Fakat astroloji eğer testlerle sınanacak ise, bu, genel güneş burcu anketleriyle değil, tam dürüst haritalarla yapılmalı.

Ben tersini de teklif edeyim: Astroloji karşıtı bir bilimciyi de test edelim!

Gerçek doğum bilgisini versin ve bir kenara kendisi için hayatında çok mühim olan 5 tarihi jürinin yanında duracak şekilde yazıp versin. Yetkin herhangi bir astrolog bu beş tarihi bulmaya çalışsın. Progres, transit, solar, tutulmalar ve benzeri araştırmalarla… Elastiki ifadeler değil, tarihler!.. Bakalım çalışıyor mu çalışmıyor mu?

Ben çevremdeki başta kabul etmeyen birçok kişiyi sadece astro.com’un günlük seçtiği fakat haritaya özel yorumlarını kendilerine söyleyerek astrolojinin çalıştığına ikna ettim.

İnsanlarla çocuklarının haritaları arasındaki örtüşümleri görüyorum. Bu da bir başka ispat şeklidir.

Ön yargısız yaklaşan herkese astro.com’da bir hesap açıp bir süre orada günlük yazıları takip etmelerini tavsiye ederim. Barnum muymuş, Forer miymiş, kendi gözleriyle görsünler…

Bilim anlatıcıları neyse de, Flu Tv’de edebiyat üzerine konuşan Aytuğ Akdoğan’a ne olmuş acaba?

Çünkü astroloji, bir bilim, fen (science) olmaktan çok olsa olsa sanat, ustalık, (art)tır. Neticede işin içinde yorumlamak var. Sen güya bir edebiyatçısın. Yorum dediğin şey, sembolleri okumak, sembolizm… Üstelik getirdiğin eleştiriler neredeyse bütünüyle psikoloji üzerine de boca edilebilir!..  

Astroloji bir inanç değil bir dil ve bir sanattır. O sanatı beğenenler, onun yorumlarından memnun olanlar var. Bunlar geri zekâlı değil. Hayata daha bütüncül, daha mistik, daha engin bakan insanlar. Siz bunu anlamıyorsunuz!..

DİĞER MÜLÂHAZALAR

 

TÜRKÇE METİNLERİ OSMANLICAYA ÇEVİRMEK İSTER MİSİNİZ?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Verified by MonsterInsights