Burç Uyumu ve Burçlar Arası İlişkiler

BURÇLARIN KARDEŞLİĞİ

 

 

Burçların birbiriyle irtibatı nedir? Dostlukları, ittifakları, birbirleriyle geçinmeleri, anlaşmaları nasıldır?

 

Burçları birer arketip olarak düşündüğümüzde 360 derecelik gökyüzü çemberinin, 30’ar derecelik 12 burcu oluşturduğunu bunların isimlendirilmelerinin de, bu taksimin yapıldığı dönemde o derecelere denk düşen takım yıldızlarının isimlerinden ilham alındığını biliyoruz.

 

Fakat astrolojinin kendi iç sisteminde bu 12 burcu çeşitli anlayışlarla sınıflandırıyoruz. Böylece burçların ortak veya yakın özellikleri de ortaya çıkmaya başlıyor:

 

İKİYE BÖLELİM

 

Eril-dişil, pozitif-negatif diye 2’ye bölüyoruz.

 

Böylece 1 pozitif 1 negatif olmak üzere burçların altısı pozitif altısı negatif oluyor.

 

Pozitif daha dışa dönük, doğrudan, açık…  Koç, İkizler, Aslan, Terazi, Yay, Kova

 

Negatif daha içe dönük, dolaylı ve ketum… Boğa, Yengeç, Başak, Akrep, Oğlak, Balık…

 

Bu kavramlara eril dişil de denebiliyor. Bu kavramlar erkek ve dişiden ilham alınmış olsa da cinsiyetle alakalı değil. Mesele daha çok doğrudanlık ve dolaylılık üzerine kurulu.

 

Pozitiflerin kendi arasında, negatiflerin kendi arasında daha uyumlu olduklarını söyleyebiliriz.

 

Sıralamada bir pozitif bir negatif gittiği için, burçlar her zaman yanlarındaki burcun tersi polaritede olacaktır.

 

Burada bir ileri not: Merkür bir haritada Güneş’ten 28 dereceden daha fazla uzaklaşamaz. Bu ne demek? Bir haritada Merkür için 3 ihtimal vardır:

 

  • Güneş’le aynı burçta,

 

  • Önceki burçta

 

  • Sonraki burçta…

 

Venüs için de bu derece 48 derecedir. Yani Güneş’in burcunu merkez alarak toplam 5 burçta olabilir.

 

Diğer gezegenler için böyle bir sınırlama yoktur. Merkür ve Venüs iç gezegenlerdir. Düşünce ve zevk, zihin ve arzular diyebiliriz. Bunlar pozitif-negatif polaritesinde çoğunlukla zıt bir burçta olabilir böylece, kişilik renklenir.

 

Arketipler olarak düşünürseniz, Koç hızlıdır. Ama Balık ve Boğa gibi iki durağan ve yavaş olabilecek yapıya düşmüşse Merkür ve Venüs -ki bu ihtimal yüksektir- ortaya farklı bir Koç çıkacaktır.

 

İkizler hareketli, fit ve genç görünümlü düşünülür. Ama Boğa ve Yengeç gibi iki kiloya yatkın burcun ortasındadır. Bunlarda yerleşimi varsa, sevimli ikizler homini gırtlak olacaktır.

 

Boğa sabırlı, yavaş ve inatçıdır, fakat acelecilik ve hemencilik denilince akla gelecek iki burcun Koç ve İkizler’in ortasındadır.

 

Yengeç ailesi için fedakarlık yapar. Öyle mi? İki tarafında merakının peşinde İkizler ve arzularının peşinde Aslan var.

 

Aslan, cesur yürektir öyle değil mi? İki tarafında utangaç ve çekingen olabilecek veya ön plânda olmayı tercih etmeyecek Yengeç ve Başak var.

 

Başak önde görünmez emekçidir mi dediniz? İki yanında sosyal Aslan ve Terazi var.

 

Terazi sosyalliği ve konuşkanlığı da, birçok haritada iki yanındaki asosyalleşebilen Başak ve ketumlaşan Akrep ile dengelenebilir.

 

Arabulucu Terazi ve ümit aşılayan Yay’ın arasındaki Akrep’in çoğu haritada gerginliği yumuşamış olur.

 

Özgür yürek Yay, derin hırslara sahip olabilecek Akrep ile işkolik Oğlak’tan pay almışsa gezmeye pek vakit bulamayabilir.

 

Örf âdetlere bağlılığıyla bilinen Oğlak, özgürlük ve açık fikirlilik denince akla gelen iki burcun, Yay ve Kova’nın ortasındadır.

 

Kova’nın marjinalliği öncesinde Oğlak’ın otoriteyle uyumu ve Balık’ın akışta kalma arzusuyla çoğu haritada frenlenir.

 

Mistik Balık da rasyonel Kova ve girişimci Koç’tan nasiplenmişse, zaman zaman hayal ummanından çıkıp gerçek hayatta adım atmak mecburiyetinde kalır.

 

AÇILARLA ALAKASI

 

Zodyak kuşağındaki bir nokta, komşu burçlarının aynı derecesiyle tam 30 derece yapar. 30 derecelik açı, yukarıdan beri anlattığımız sebeplerle uyumsuzdur birbirleriyle alakasızdır.

 

Ama bir sonraki hem-cins burcunun aynı derecesiyle 60’lık bir açı yapar. 60’lık açılar yani sekstil açılar, uyumlu, geçimlidir.

 

Her iki yönden bir sonraki hem-cins burçla 120 derecelik bir açı yapar. Trine adı verilen bu açı daha yüksek uyumludur. Bunu DÖRDE BÖLELİM kısmında anlatacağız.

 

Daha sonraki tek hem-cins burç, karşıt burçtur. Yani 180 derece. Bunu gezegen yöneticiliklerinde anlatacağız. Benzerlikleri olan ama karşıtlıkları da olan burçlardır. Üçe dörde böldükçe karşıt burcun ne olduğunu daha iyi anlayacağız. Bunu ALTIYA BÖLELİM kısmında genişçe ele alalım.

 

ÜÇE BÖLELİM 

 

12 burcu bu sefer üçe bölelim:

 

  • Öncü, Koç, Yengeç, Terazi, Oğlak

 

  • Sabit, Boğa, Aslan, Akrep, Kova

 

  • Değişken, İkizler, Başak, Yay, Balık

 

Öncüler girişken, sürükleyici, yönlendirici, inisiyatif alıcı, harekete geçirici, liderlik vasfına sahip kalitelerdir. Önem sırasında öndedirler. Fakat bunun renkleri vardır. Bir sonraki bölümlemede anlaşılacaktır.

 

Sabitler adından anlaşılacağı üzere, devamlılık ve çabuk değişememe yönü olan bir kalitedir. Yerinden kaldırmak zordur ama kalkarsa dağlar gibi yürür!.. Gittiği yerde sebat eder. Yavaş ama güçlü ve kalıcı değişimler geçirebilir. Öncülerin açtığı yolda prensipleri korumak ve sürdürmek onların işidir.

 

Değişkenler, esnek, hızlı, uyumlu, ele avuca sığmayan kalitedir. Daha çok zihin, analiz, inanç ve hissiyat burçlarıdır.

 

Şahsiyet değil de akış olarak düşündüğünüzde, Öncü inşa eder. Sabit korur. Değişken yıkar. Sıradaki Öncü yenisini inşa eder. Sıradaki sabit, onu korur, sürdürür, vakti gelince sıradaki Değişken yapıyı bozar ve çözer.

 

Bunlara kalite diyoruz. İkiye böldüğümüzde, hemcins burçlar birbiriyle 60, 120 ve 180 dereceyle bağ kurmuştu. Araları az veya çok uyumlu idi. Ama aynı kalitede olan burçlar birbiriyle uyumlu değil çatışma veya rekabet halindedir.

 

Hayatta da böyle değil mi? Öncü, bir başka öncüyle rekabet eder. Ama fikirlerini sebatla yürütecek bir Sabit karakterle daha iyi anlaşır. Öncülük derdi olmayan ve çabuk adapte olabilen Değişkenleri sever ve yönlendirir. Sabitler inatçıdır. Diğer sabitlerle inatlaşacağı belli değil midir? Değişkenler birbirlerine tahammül edebilir mi? Bir denge unsuru gerekir.

 

Bu uyumsuzluğun bir sebebi de dizilim ve açıdır. Öncü, Sabit, Değişken sırasıyla gidildiği için, bir öncü 90 derece ilerisindeki Burç ile aynı kalitededir:

 

Oğlak-Koç-Yengeç-Terazi

 

Bu dört burcu, eşit bir dereceden birbirleriyle birleştirsek orta Grand Square yani Büyük Kare çıkar ki, bir haritada bulunması çok hareketli, belâlı, imtihanlı bir hayata işaret eder. Yani aralarında 90 derece olan burçlar birbirleriyle gerçekten çatışma hâlindedirler:

 

Biraz inceleyelim:

 

Koç’a göre Yengeç saman altından su yürüten, açık ve dobra olmayan, dolaylı ve arkadan iş çeviren, gereksiz duygusal olan bir kişilik gibi görünebilir.

 

Yengeç’e göre Koç da paldır küldür meselelere dalan, bencil, yıkıcı, hassasiyet bilmez, çocuksu ve hissiz biri gibi gelebilir.

 

İkizler için Başak büyük resmi göremeyen, ayrıntılara boğulmuş, esnek olmayan, takıntılı bir zihinken, Başak için İkizler, yüzeysel, esnekliği prensipsizliğe varan, bugün ak dediğine yarın kara diyen, fır döndü bir zihindir.

 

Bunları söylerken Arketiplere göre söylediğimizi unutmayın. Yine Merkür ve Venüs’ün Güneş’ten uzaklaşamama durumundan dolayı yan burçlarda bulunma ihtimalinin yüksekliğini hatırda tutun. Böylece Koç Güneşi, Yengeç Güneşiyle anlaşamasa da, onun yanındaki Aslan Merkürüyle çok iyi anlaşabilir. Yengeç Güneşi, Koç Güneşiyle ters düşse de, Balık’taki Venüsüyle çok iyi kaynatacaktır.

 

Dolayısıyla “Eyvah! Hayat arkadaşımla kare burçlarda imişiz, asla geçinemezmişiz!” gibi aceleci yorumlara girişmeyin!

 

Gelin bölmeye devam edelim:

 

DÖRDE BÖLELİM

 

Geldik dört unsura. İlk Çağ felsefesi okuduysanız varlığın yapı taşı (arkhe) olarak ileri sürülen dört unsurdan bahsedildiğini duymuş olmalısınız:

 

  • Ateş (Koç, Aslan, Yay)

 

  • Toprak (Boğa, Başak, Oğlak)

 

  • Hava (İkizler, Terazi, Kova)

 

  • Su (Yengeç, Akrep, Balık)

 

Burada Cem Yılmaz esprisi yapıp tahtayı eklemeyiniz!..

 

Dört unsur varlığın yapı taşı olmasa da Fen bilgisindeki, maddelerin katı, sıvı ve gaz hallerini hatırlatabilir. Buna plazma evresini de ekleyerek dört unsura ulaşanlar var. Dört unsur, astrolojinin en mistik, en mecazi ve edebi alanlarına yelken açmamıza vesile olur.

 

Ateşten yaratılan Şeytan ve Toprak’tan yaratılan Âdem -aleyhisselâm- rekabeti…

 

Çamurdan (Toprak ve Su) yaratılan insan kalıbının önce pişmeye bırakılması (Ateş) sonra ona ruh üflenmesi (Hava)…

 

Dört mevsim (Kuzey Yarımküreye göre)

 

Bahar: Ateş, 21 Mart Nevruz: Bahar şenliği, sıcak rüzgarlar, İnbat. Çiçek açmak…

 

Yaz: Su, Yengeç Dönencesi, en uzun günler, toprakta bereket ve nebat.

 

Sonbahar: Hava, 23 Eylül, Mihrican, Güz şenliği, Hasat ve yaprak dökümü…

 

Kış: Toprak. Oğlak dönencesi. En uzun gece. Toprağın kar altında kalması.

 

Dört unsurun, dört hılt ve mizaçla da kadim bağlantıları var:

 

Yaş, Kuru, Sıcak, Soğuk.

 

Konumuz, burçların dostluğu ve arkadaşlığı idi.

 

Önceki maddelere bağlayalım:

 

Pozitif: Ateş Hava

 

Negatif: Toprak Su

 

Aynı unsurun üç burcu, yani Öncüsü, Sabiti ve Değişkeni aynı cinstendir. Birbirleriyle 120 derece yapan bu üç burç, birbirleriyle son derecede uyumludur. Üç burcun oluşturduğu büyük üçgen ise bir harita kolaylık, büyük şans gibi anlamlara gelir. Fakat büyük kare harita sahibini mücadele ile pişirirken, büyük üçgen şanslı ama dayanıksız kişilere işaret edebilir.

 

Ateş üçlüsü: Koç, Aslan, Yay

 

Başka burçlar onları bencil, ukala, kibirli bulabilir. Ama onlar birbirlerini daha iyi tanırlar. Başkalarının kibir gibi gördükleri şeyin alsında medeni cesaret ve kendini doğrudan ifade etmekten ibaret olduğunu bilirler.

 

Arketip kaynaklı bir benzetme yaparsak, Kral Aslan, bilge veya seyyah Yay’ı da ordu kumandanı Koç’u da takdir eder. Veya üniversite hocası Yay, gösterişli sunumlar yapan Aslan’ı ve münazara takımının kaptanı Koç’u destekler.

 

Ateş unsurundan hayat arkadaşları, birbirlerinin hobilerini, ilgilerini israf olarak görmezler. Bonkör davranışlarına ve harcamalarına pintice yaklaşmazlar. Birbirleriyle rekabete girmedilerse, en iyi destekçileri kendileri olacaktır.

 

Toprak üçlüsü: Oğlak, Boğa, Başak

 

Toprağın bereketli ve mütevazı bir yapısı vardır. Kendisine çöpünü, affedersiniz vücut atıklarını atanlara, rızık ikram eder. Bu üç burç, çalışma, üretme, emek verme, besleme, iş için gayret, fedakârlık gibi yönlerde iyi anlaşırlar.

 

Toprak burçlarından hayat arkadaşları, tutumlu, planlı, sade, yakın çevrelerine ikram eden, elle tutulur dünyada, pratik başarıların üzerine giden eşler olabilir.

 

Başkaları onları biraz donuk, hatta biraz kaba bulabilir. Onlar birbirlerini öyle görmeyecektir.

 

Hava üçlüsü: Terazi, Kova, İkizler

 

Burçların isimlendirilmesi pek üzerinde durulması gerekmeyen bir şey olsa da bazıları hava burçlarının hiçbirinde hayvanlı bir isim konmadığına dikkatimizi çekiyor. Buradan havanın insani yönüne bir delil çıkarıyorlar.

 

Hava burçları, anlayış, konuşma, anlaşma, düşünce, açık fikirlilik, özgürlük, esneklik bakımından iyi anlaşırlar. Başkaları onları fazla uçarı, hatta marjinal bulsa da onlar birbirlerini böyle yaftalamazlar. Düşünce hürdür.

 

Hava burçlarından hayat arkadaşları, entelektüel seviyede çok iyi anlaşacaktır. Kitaplar, filmler, hatta felsefeler üzerine konuşacaklardır. Arada biri yemeği de yapsa iyi olur. Yani mesuliyet alma konusunda anlaşabildikten sonra ne problem olabilir ki! Uzun ömürlü ilişkiler için, toprak ve su bağlantıları da aramak gerekecektir:

 

Su üçlüsü: Yengeç, Akrep, Balık

 

Bağ kurmak suyun işidir. Sıvı halinin dışında buhar ve buz şeklini de alan su her yere girer, uyum sağlar, bağlanır. Su asla saf halde değildir. Birçok mineral ile yüklüdür. Hamuru da çamuru da işleyebilmek su ile mümkündür.

 

Su burçları duygusaldır. Derin bağlar kurabilir, konuşmadan bakışarak bile anlaşabilir. Doyurmak, maddi manevi beslemek, korumak, sahip çıkmak, sarılmak, dinlemek harika değil mi?

 

Tehlikenin farkındasınız: Aşırı sahiplenmek, bırakamamak, yarın farklı şekilde faturalandırılacak fedakarlıklar yapmak… Yine de su burçları birbirlerini diğerlerine göre daha iyi anlar ve idare eder.

 

YEDİYE BÖLELİM:

 

12, yediye bölünmez, haklısınız. Ama burada 2 burcu tek tutup, 10 burcu beşe bölerek yine farklı bir yolla yediye ulaşacağız.

 

  • Güneş burcu (Aslan)

 

  • Ay burcu (Yengeç)

 

  • Merküryenler (İkizler Başak)

 

  • Venüsyenler (Boğa Terazi)

 

  • Marsiyenler (Koç Akrep)

 

  • Jüpiteryenler (Yay Balık)

 

  • Satürnyenler (Oğlak Kova)

 

Bu taksim şu ana kadar yaptığımız polarite, kalite ve unsur bölümlemelerine uymaz. Burada ilginç bir yuvarlak masa metaforu vardır:

 

Ay ve Güneş burçlarının iki tarafında birer merküryen, sonra birer venüsyen, sonra birer marsiyen, sonra iki jüpiteryen ve tam karşılarında iki satürnyen…

 

Merküryen ve Jüpiteryen ikişer burç, birbiriyle kare yapar. Bu birbirlerini iyi tanıyan ama çekişen yapıdır.

 

İkizler ve Başak her ikisi de bir meseleye zihinsel açıdan bakar: Ama biri hızlı bir çözüm ararken diğeri analitikçidir. Biri bulduğu çözümde ısrarcı bir doğruculuğa sahipken diğeri esnek yaklaşmak ister. Ama neticede düşününce birbirlerine hak verebilirler. Tartışır tartışır anlaşırlar.

 

Balık ve Yay birbirlerine Jüpiter noktasında tanıdık gelecektir. Yay Balık’ı cesaretlendirecek, ümitlendirecek; Balık, Yay’ı dış dünyada değil iç dünyada bir yolculuğa çekecektir. Burada müthiş bir bilgi ve hikmet alışverişi olabilir. Birbirlerinin gerçeküstücülüklerini görmeyecek, belki birlikte aldanacak, sonra birlikte kaderi suçlayacaklardır! Şanslılık noktasında da uyumlu oldukları için belki pek de kriz yaşamayacaklardır.

 

Marsiyen ve Venüsyen burçlar ise birbirlerine 150 derece dediğimiz kavuşmayan açısı yapıyor.

 

Evet;

 

Koç ve Akrep birbirlerinden çok farklı iki burç: Biri ateş biri su. Biri öncü, diğeri sabit. Ama Mars yönetimi onları birleştiriyor. Deli deliyi görünce değneğini saklar derler.

 

Belki Koç, Akrep’ten çekinecek ve ayağını denk alacaktır. Akrep ise Koç’a biraz strateji fısıldayabilir. Akrep, Koç’a, delifişek gibi hareket etmek yerine intikam gibi ulvî bir gaye (!) verebilir. Akrep, müsrif Koç’u finanse de edebilir. Tutumluluğa da zorlayabilir. Koç da ona öfkede de ânı yaşamaya ikna edebilir.

 

Marsiyen hayat arkadaşlarının oldukça ateşli bir beraberliklerinin olacağı tahmin edilebilir. El ele verip başkaları için yıkıcı bir arkadaşlık meydana getirmeseler iyi olur tabii…

 

Venüsyen iki burç da çok farklı: Boğa ve Terazi… Estetikte, akçeli işlerde kafa dengi olacakları tahmin edilebilir. Boğa, Terazi için iyi bir dinleyici olur. Boğa’nın ürettiklerini Terazi satabilir. Terazi’nin ürettiklerini, Boğa biriktirebilir. Terazi, Boğa’ya fazla naif, Boğa Terazi’ye biraz kaba gelebilir. Bunlar kavga edemezler, ama Boğa Terazi’yi sahiplenebilir, Terazi bu tür Boğa’dan sıkılabilir. Venüs ve Merkürler de devrede ise güçlü bağlar oluşabilir.

 

Satürniyen iki burç Oğlak ve Kova yan yanadır. Yengeç ve Aslan’ın tam karşısında. Birbirleriyle Satürn bakımından tanışsalar da bu ikili birbirlerine oldukça ağır gelebilir. Hayatlarına Güneş, Mars, Jüpiter enerjili kişileri çekmeleri onlara canlılık getirecektir.

 

Ayrıca Kova’ya iliştirilen yeni yönetici Uranüs, Satürn’ün baş düşmanıdır. Eski ve yeni, kadim ve modern gibi bir zıtlık içindedirler. Ama birbirlerinin olgun, solgun ve mesafeli hallerini, başka burçlar gibi yadırgamazlar. Hayatın acımasız gerçeklerine, zamanın öğütücü akışına karşı bilge bir duruşları vardır. Hangi yaşta olurlarsa olsunlar yaşlı ve sabırlı bir bilge gibi bir halleri vardır. Köklü, kurumsal bağlarla birbirlerine bağlı olabilirler.

 

ALTIYA BÖLELİM

 

Aslında altıya bölmüyoruz. Altı eksene işaret ediyoruz. Yukarıda karşıt burçların aynı kalitede ve uyumlu unsurda olduğundan bahsettik. Ama aynı kalite burçlar arasında rekabet ve çekişme olduğunu da söyledik. Gezegen yönetimlerinde de

 

Merkür ile Jüpiterin

 

Venüs ile Mars’ın

 

Güneş-Ay ile Satürn’ün yönettiği burçların karşıt duruşları ortaya çıkmış oldu. Yediye böldüğümüzde aynı gezegenle yönetilen burçların benzerliklerinden ve uyumlarından bahsettik. Burada ise bir eksen hâlinde karşıt burçların ortak yapılarına işaret etmiş olacağız:

 

Koç-Terazi ekseni: Benlik ve Bizlik. Ferdiyet ve Toplum. Bir başına ve hep beraber. Hareket ve mücadele aksı.

 

Boğa-Akrep ekseni: Maddiyat. Benim param senin paran. Değer aksı. Sahip çık ve koru!..

 

İkizler-Yay ekseni: Zekâ ve hikmet, şüphe ve inanç, öğrenmek ve öğretmek. Hürriyet ve bir fikre bağlanmak. Seyahat aksı.

 

Yengeç-Oğlak: Yönetmek, hâkimiyet, fedakârlık, gayret ve tembellik, âmir ve memur, devlet ve millet aksı.

 

Aslan-Kova: Benlik, kibir, vakar, fert ve toplum adına kendini ifade. Nesil ve gelecek aksı.

 

Başak-Balık: Hizmet, başkaları için çalışmak, fedakârlık, tecrit / izole, sezgi ve analitik.

 

BAŞKA BÖLMECELER

 

Antisya şeklinde bir başka 2’ye bölme şekli var:

 

Dönencelerden 12 burcu sağlı sollu eşleştirerek aşağıya iniyoruz:

 

Oğlak-Yay

 

Kova-Akrep

 

Balık-Terazi

 

Koç-Başak

 

Boğa-Aslan

 

İkizler-Yengeç

 

Antisyadaki espri şu: Gece ve gündüzlerin kısalıp uzadığı tarihleri düşünürsek, artıp eksilirken benzer oldukları burçları eşleştirmiş oluyoruz. Yukarıdaki burçlar birbirleriyle bu açından uyumlu kabul ediliyor. Diğerinin karşıtıyla (kontr antisya) ise daha bir zıt şeklinde düşünülüyor.

 

Oğlak-İkizler

 

Kova-Boğa

 

Balık-Koç

 

Yay-Yengeç

 

Akrep-Aslan

 

Terazi-Başak

 

BİREYSEL – TOPLUMSAL

 

İlk altı burç Koç’tan Başak’a bireysel burç olarak kabul ediliyor. Buna göre 7’inci burçtan itibaren burçlar toplumsal bir anlayışa sahip. Bu ev düzeninden ilham alan bir tasnif.

 

Şöyle ki;

 

1 benim hayatım 7 bizim (ortak veya eşimle beraber) hayatımız

 

2 benim malım 8 bizim (ortak veya eşimle beraber) malımız

 

3 benim düşüncelerim çevrem 9 bizim (toplumla beraber)  düşüncelerimiz yani inancımız felsefemiz

 

4 benim evim 10 vatanımız, ülkemiz

 

5 benim arzularım 11 toplum olarak umutlarımız, kolektif kurumlarımız

 

6 benim emeğim, sağlığım 12 bizim kolektif şuur altımız

 

Terazi’den Balık’a burçlar daha kolektif, daha toplumsaldır.

 

Haritasında Kolektif burçlar yoğun olan kişiler, Bireysel yoğun kişileri basit ve kendilerine indirgenmiş hayatlar yaşayan, iptidai varlıklar olarak görebilirler.

 

Diğer yandan kolektif yoğun kişiler, diğerlerine hayatın lezzetini tadamayan, katı ve disiplinci kişiler gibi görülebilirler.

 

NETİCE

 

Burçların birbiriyle uyumu (compatible) meselesinin ne kadar derin ve karmaşık olduğunu görüyoruz. Asla ben şu burçla geçinemezmişim tarzı ön yargılara mağlup olmayın.

 

Astroloji ilgisi sadece güneş burcuyla sınırlı olanlar için aynı unsur ve polaritede (negatif-pozitif) olanların birbiriyle uyumlu olabileceklerini söyleyip geçebiliriz. Aynı kalitede ama karşıt olmayan kare olan burçların rekabet ve çekişme halinde olabileceğini ilave edebiliriz.

 

Ama Güneş burcuyla beraber, önem sırasına göre Ay, Yükselen, (hatta Alçalan) Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter ve Satürn’ün uyumlarına bakmak gerekir ki, buna Synastri denilmekte. Bunları işe kattığınızda iki harita arasında mutlaka birbiriyle iten ve çeken türlü türlü yerleşimler bulunacağı şüphesizdir.

 

Aslında geçim ve uyum meselesi bir ahlâk meselesidir. Astrolojiyi eğer bir hayatı okuma rehberi olarak görüyorsanız, her insan yani her harita bir sanat harikasıdır. Ondan öğrenilecek şeyler vardır. Belki ona kazandırılacak şeyler vardır. Sizin bir araya getirilmiş olmanız da bir kaderdir.

 

 

 

DİĞER MÜLÂHAZALAR

 

TÜRKÇE METİNLERİ OSMANLICAYA ÇEVİRMEK İSTER MİSİNİZ?

 

 

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Verified by MonsterInsights